Kiev Pechersk Manastırı (Lavra), (Ukraynaca: Києво-Печерська лавра, Kyievo-Pechers'ka lavra, Rusça: Киeво-Печерская лавра, Kievo-Pecherskaya lavra), Kiev Mağara Manastırları olarak da bilinir, Ukrayna'da, Kiev'in ilçelerinden birine adını vermiş tarihi Ortodoks Hristiyan manastırıdır.
Lavra, 1051 yılında mağara manastırı olarak kuruluşundan bu yana Doğu Avrupa'da Doğu Ortodoks Hristiyanlığının önemli merkezi olmuştur. Azize Sofya Katedrali ile birlikte, UNESCO Dünya Mirası olarak listelenmiştir. Manastır kompleksi, ayrı bir ulusal tarihi-kültürel koruma alanı (kutsal alan) olarak nitelendirilir ve ulusal statüsü 13 Mart'ta 1996'da verilmiştir.
UNESCO Dünya Mirasları listesinde yer alan ve pek çok kilise, manastır ve mimari yapıdan oluşan bir kompleks olan Lavra’yı bugüne kadar dünyanın dört bir yanından milyonlarca turist ziyaret etmiştir.
Kiev Rusya’sının ilk manastırlarından olan Peçerskaya Lavra, 1051 yılında Prens I. Yaroslav (Yaroslav Mudrıy) zamanında kurulmuş.
İsmini, Yunancada “cadde, kasaba, büyük manastır” anlamında gelen “Lavra” sözcüğünden alıyor. İçinde bulunan yeraltı mağaralarından dolayı Peçerskaya (Rusça “peşçera” mağara demek) Lavra olarak adlandırılıyor.
Keşişliği yaymak için Kiev’e gelen Anatoliy adında bir keşiş, Dnyepr’ın altında bir mağarada yaşamaya başlar. Daha sonra ona katılan muridleri, mağaralarda yaşamlarını sürdürerek, yeraltında ibadetlerini yaparlar.
Prens Yaroslaviç’in, Manastıra, yer üstünde bir alan hediye etmesiyle burada Lavra’nın üst kısmı (Верхняя лавра) kurulur.
Lavra’nın, yeraltı mağaralarının Dnyepr Nehri’in altına kadar uzandığı ve hatta katedrali Kiev’in ve komşu Çernigov kentinin kiliselerine bağlayan yeraltı tünelleri olduğu yönünde rivayetler bulunmaktadır.
Lavra, Ukrayna kültürünün gelişiminde de önemli rol oynamıştır. Ülkenin mimarlarının ve ressamlarının inşasında seferber olduğu Lavra’da, Kiev Rusyası’nın ilk matbaası kurulmuş.
Lavra, tarihler boyunca yalnızca dini değil, aynı zamanda sosyal ve kültürel bir merkez olarak da hizmet vermiştir.
1718 yılında yaşanan büyük yangının ardından tadilattan geçen Lavra, Ukrayna barok tarzında inşa edilerek bugünkü halini almıştır.
1917 devriminin ardından kapatılan Lavra, müze olarak kullanılmaya başlanmış.
II. Dünya Savaşı sırasında Nazi Almanya’sı tarafından bir bölümü bombalanan Lavra, Sovyetler Birliği’nin son yıllarında yeniden ibadete açılmış.
Kiev Taras Shevchenko Üniversitesi, Türkoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Irıyna Pokrovska Hanımefendinin çevirisini yaptığı, Ukrayna Klasiklerinden olan, İvan Neçuy Levitskiy’in Kaydaş Ailesi Romanında da Ukrayna’daki birçok tarihi eserlerle ilgili bilgiler verildiği gibi Lavra Manastırı hakkında da ilginç bilgiler yer almaktadır.
Kaynaklar: Lavrskaya Ul., 15, wikipedia
